Bir yerel müzeden bir tablo çaldıktan sonra, tutkulu ama yeteneksiz bir sanatçı kendini modern tarihin en büyük sanat hırsızlığının ortasında bulur. Gerçek olaylardan esinlenilmiştir.
İsmi Michel olan sanatçı, bulunduğu kasabada pek başarılı olamamış biriyle ilgilidir. Geçimini zor sağlayan Michel, bir gün hayatını değiştirecek bir karar alır ve kasabanın en ünlü müzesine gider. Burada, gece vakti gizlice içeri girer ve değerli bir tabloyu çalar. Ancak müzeden ayrıldığında farkında olmadığı bir şey vardır; bu tablo sadece yerel değil, uluslararası sanat camiasında da büyük yankı uyandıracaktır. Michel, aslında modern tarihin en büyük sanat hırsızlığını gerçekleştirmiştir ve kendini bir anda bu olayın merkezinde bulur.
Tabloyu satmaya çalışırken, bir dizi beklenmedik duruma da sürüklenir. Polis peşindedir, medya olayın peşini bırakmamakta ve uluslararası sanat dünyası bu büyük olay üzerine derinlemesine araştırmalar yapmaktadır. Michel'in hayatı tam anlamıyla altüst olmuştur. Tablonun gerçek değeri ve önemi hakkında hiçbir fikri yoktur, ama yavaş yavaş işin ciddiyetini anlar ve işler daha da karmaşık hale gelir.
Filmin her anında izleyiciyi koltuğuna yapıştıran bir gerilim ve heyecan mevcut. Michel'in bu zorlu süreçte karşılaştığı durumlar ve verdiği tepkiler, izleyiciyi hem düşündürür hem de heyecanlandırır. Olaylar ilerledikçe, Michel bu sanat hırsızlığının onu nerelere sürüklediğini ve hayatının nasıl bir çıkmaza girdiğini daha iyi anlar.
Yönetmen: Arthur Egeli
Oyuncular: Max Deacon, Chris Lazzaro, Jacqueline Emerson, Lenny Clarke